Özelleştirme ve yaptırımların perde arkasında HTŞ’nin kimlik bunalımı

Suriye’de iktidara gelen HTŞ yönetimi, ülkenin çöken ekonomisini canlandırmak için radikal adımlar atmaya hazırlanıyor. Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani’nin açıklamalarına göre, Suriye öncelikle devlet kontrolündeki liman ve fabrikaları özelleştirerek yabancı yatırımları çekmeyi hedefliyor.

Bu ekonomik hedefler doğrultusunda yeni yönetimin yüzünü körfez ülkelerine çevirdiği görülürken, Batı’ya karşı da ‘tehdit değiliz’ güvencesi verme çabaları ortaya çıkıyor. 

Financial Times’a konuşan Şeybani, Suriye’nin ekonomik durumunu ve altyapısını iyileştirmek için özel bir komite kurulduğunu belirtti. Bu komite, öncelikle yağ, pamuk ve mobilya gibi sektörlerdeki fabrikaların özelleştirilmesine odaklanacak. Ayrıca, havaalanları, demiryolları ve karayolları gibi altyapı projelerinde kamu-özel sektör işbirliği modellerini teşvik edecek.

Uluslararası Tepkiler ve Beklentiler

Suriye’deki bu yeni ekonomik politika, uluslararası arenada farklı tepkilerle karşılanıyor. Bazı ülkelerin Suriye’nin ekonomik kalkınmasını desteklemek amacıyla yaptırımları kaldırabileceği ve yatırım yapmaya başlayacağı ön görülüyor. 

Ancak, iç savaşın yaraları henüz tam olarak sarılmamışken bu kriz, yeni yönetimin aleyhine kullanılan bir koza dönüşüyor. İnsan hakları konusunda takındığı ikiyüzlü tavrıyla tam bir fiyasko olan Batı, tüm yüzsüzlüğüyle desteğine karşılık, Suriye için ‘İslamî olmayan, demokratik, laik devlet’ modeli biçerek kendi değerlerini dayatıyor. 

Cihad meydanlarından Şam sarayına uzanan yolculukta dünün mücahitleri, bugün gelinen noktada kendilerini demokrasi ekseninde düşmana ispatlama çabası içinde buldular. 

Ülkenin geleceğinin uluslararası toplumun kabulü ve desteğiyle şekilleneceğine inanan yeni yönetim, Taliban gibi dünyaya meydan okuyan, eyvallahsız bir tavır takınamadığı için yeterince dik ve kararlı bir duruş sergileyemiyor. Bu sebeple Müslüman toplum tarafından eleştirilen yönetim, yalnızca çıkarları doğrultusunda muhatabını kullanan Batı’nın dayatmalarına cevap vermeye çalışırken kendi kimliğinden ve değerlerinden gittikçe daha çok uzaklaşıyor.

Kaynak; Mira Haber