Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı
İslami Cihat Hareketi Genel Sekreter Yardımcısı Muhammed el-Hindi, Doha’da devam eden müzakereler hakkında Kudus Haber ajansına özel bir konuşma yaptı . İsrail heyetinin şu anda Katar başkentinde son iki haftadır devam eden müzakerelere devam etmek için bulunduğunu açıkladı.
El-Hindi, İsrail’in sivillere ve hastanelere yönelik saldırılarını artırdığını belirtti. İsrail Savunma Bakanı Israel Katz ve diğer yetkililerin görüşmeler sırasında direnişe baskı yapmak için sivillere yönelik tehditleri artırmaya çalıştığını sözlerine ekledi.
Direnişin, esir değişimine 11 İsrailli yedek askerin dahil edilmesini kabul ettiğini belirtti. Ancak, hasta veya yaşlı olmayan bu kişilerin yalnızca ilk gruptan farklı bir fiyatla dahil edileceğini vurguladı.
Gazze’ye yönelik saldırının sonlandırılmasının direnişin temel talebi olduğunu vurgulayan El-Hindi, İsrail’in hesap vermeden suçlarına devam etmesi halinde hiçbir anlaşmanın değer taşımayacağını savundu. Değişim anlaşmasının ilk aşaması, yerinden edilmiş Filistinlilerin geri dönmesini, İsrail güçlerinin kademeli olarak geri çekilmesini ve insani yardımın başlamasını içeriyor.
Al-Hindi, direnişin başından beri kapsamlı bir anlaşmaya açık olduğunu açıkladı. “Ancak düşman aşamalı bir yaklaşım seçti,” dedi. İyimserliğini dile getirerek, şimdi bir anlaşmaya varma şansının eskisinden daha yüksek olduğunu belirtti. İsrail’in askeri güçle esirlerini kurtarmayı başaramamasıyla görüşmeler teknik aşamaya geçti.
El-Hindi ayrıca İsrail kamuoyunun, özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasının yaklaştığı bir dönemde, bir anlaşmaya güçlü bir şekilde destek verdiğini kaydetti.
Batı Şeria’da El-Hindi, Filistin Yönetimi’ni (PA) eleştirdi. Cenin mülteci kampını hedef almak, aktivistleri tutuklamak ve El Cezire ofislerini kapatmak gibi saldırgan eylemlerini vurguladı. Bu eylemlerin, PA’nın iç kaygısını yansıttığını söyledi.
“Herkes biliyor ki,” diye ekledi, “ne İsrail ne de Trump yönetimi, Filistin Yönetimi’ne Batı Şeria üzerinde kontrol hakkı vermeyecek, ne kadar mesaj gönderirse göndersin.” İsrail’in ilhak planlarını sahada uygulamaya koymasını ve Trump’ın işgal altındaki Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması da dahil olmak üzere bu tür önlemlere verdiği desteğin sürdüğünü belirtti.
Batı Şeria’daki direnişi yanıltıcı bahanelerle bastırma girişimlerinin, El-Hindi’nin uyarısına göre, yalnızca İsrail’in ilhak projesini tamamlama yolunu kolaylaştırır. Bu çabalar başarısız olursa, PA üzerinde daha fazla ABD ve İsrail baskısına yol açacaktır. İç anlaşmazlıkların ve PA’nın eylemlerinin nihayetinde işgale fayda sağladığını vurguladı.
El-Hindi ulusal diyalog, Cenin kuşatmasının kaldırılması ve ulusal girişimlerle ciddi bir şekilde ilgilenilmesi çağrısında bulundu. İsrail ve ABD’nin Filistin haklarına yönelik planlarına karşı koymak için birliğin şart olduğunu vurguladı.
Kaynak:QNN