Uluslararası Mason Locası, Hafız Esad döneminden bu yana etki alanı bulamadığı Suriye’de 50 yılın ardından yeniden faaliyetlerine başladığını duyurdu.
Onlarca yıldır Esed rejiminin baskıcı ve mezhepsel ayrımcılığı ile zulmün süre geldiği ülkede yeni yönetimin İslami değerler üzerine inşa edileceğine dair yeşeren umutlar bir bir soluyor.
Suriye Mason Locasının, örgütün yeniden aktif hale geleceğini duyuran açıklaması Müslüman Sünni çoğunluğun yaşadığı Suriye’de hayretle karşılandı. Açıklamada, masonların 50 yıllık bir aradan sonra “özgürlük, eşitlik ve kardeşlik” ilkelerini yaymak için yeniden Suriye sahnesine döndüğü öne sürüldü. Bu dönüşün, İslami yönetim iddiasıyla yola çıkan bir otoritenin iktidarı altında gerçekleşmesi şok etkisi yarattı.
Masonlar ve Esed Dönemi
Masonlar, Şii-Nusayri Esed rejiminin baskıcı yönetimi altında kendilerine bir faaliyet alanı bulamamıştı. Bu durum, rejimin genel olarak toplumu kontrol altında tutma politikasından kaynaklanıyordu.
Suriye Mason Locası, yaptığı açıklamada örgütün siyasi bir oluşum olmadığını iddia ederek, yalnızca “hoşgörü, kardeşlik ve kültürel açıklık” gibi kavramları yaymayı hedeflediklerini iddia etti.
Ancak bu söylemler, İslami açıdan değerlendirildiğinde ciddi sorunlar barındırıyor. İslam, insanların hayatını tevhid ilkesi üzerine düzenleyen bir nizamdır ve bu nizam, masonların savunduğu seküler ve küreselci değerlerle asla bağdaşmaz. Masonlar, tarih boyunca İslami değerlere karşı duruşlarıyla bilinirken, şimdi “İslami” bir yönetimin altında faaliyetlerini rahatça sürdürebiliyor. Bu durum, Müslümanların Cihad temelli, İslami kimlik iddiasındaki yönetime duyduğu güveni ciddi şekilde sarsıyor.
İslami yönetim altında Mason haklarını mı konuşacağız?
Suriye’de yıllardır ezilen Müslümanların haklı talepleri karşılanmamışken, “insanlar arasında sevginin ve kardeşliğin hüküm sürmesi, hürriyet, barış ve adalet içinde gelişmesi” gibi safsataların arkasında gizli ve sinsi planları için örgütlenen mason localarına alan açılmasının kimin çıkarlarına hizmet ettiği başka bir soru olarak karşımıza çıkıyor.
İslami yönetim iddiasındaki bir otorite, masonların toplumları ideolojik ve ahlaki yozlaştırma tehlikesine neden göz yumuyor?
Suriye halkı, yıllarca süren savaş ve baskıdan sonra İslami bir düzende huzur bulmayı beklerken, masonların yeniden sahneye çıkması büyük bir hayal kırıklığına sebep olmuştur.
Masonların yıllar sonra yeniden Suriye’de hayat bulması, bu tehlikeli yapının yeni yönetimle olan bağlantılarını da sorgulatmaktadır. Müslümanların çoğunlukta olduğu bir ülkede, İslami değerleri yüceltmek ve halkın inancına uygun bir düzen kurmayı öncelemek yerine, masonların taleplerine cevap verilmesi, Batı kaynaklı fikir ve kuruluşların önünü açan bir anlayışın hâkim olduğu algısını güçlendirmiş ve ‘gerçekte kim kazandı’ sorusunu tartışmaya açık hale getirmiştir.
Kaynak: Mira Haber