İsrail’in hapishane soykırımı: Zorla kaybedildi, işkence ile katledildi!

Kızıl Haç, işgalci İsrail hapishanelerinde işkenceler sebebiyle Gazzeli bir adamın hayatını kaybettiğini bildirdi

Uluslararası Kızılhaç Komitesi, Gazze’den Han Yunuslu işçi Ayman Abdel-Hadi Kudaih’in ailesine Kudaih’in ölüm haberini verdi. Ekim 2023’te İsrail’in Gazze’ye yönelik katliamlarının başladığı günlerde işgalciler tarafından kaçırılan Kudaih, o zamandan beri ailesinden izole edilerek cezaevinde tutulmuştu.

Kudaih’in yakınları, onun İsrail hapishanesinde gördüğü işkence sonucu hayatını kaybettiğini söyledi.

İsrail’de çalıştığı bilinen Kudaih’in kaybolmasından bu yana ailesi hiçbir resmi bilgiye ulaşamamıştı. Şimdi ise onun ismi, katil İsrail’in zindan sisteminde hayatını kaybeden yüzlerce Filistinli tutukludan biri olarak kayıtlara geçti.

Yapılan bu insan hakları ihlali, bununla da sınırlı kalmıyor. Kudaih’in oğlu savaşın ilk gününde öldürüldü, babası ise soğuk ve işgalciler tarafından yerinden edilme nedeniyle hayatını kaybetti. Kudaih’in yeğeni ise iki gün önce İsrail bombardımanı sırasında kan kaybından yaşamını yitirdi.

Bilanço her gün daha da ağırlaşıyor

İnsan hakları izleme kuruluşlarına göre, sadece 7 Ekim 2023’ten bu yana en az 63 Filistinli tutsak, İsrail gözaltısında can verdi.

Filistin Mahkumlar Kulübü’ne göre ise şu anda 10.000’den fazla Filistinli İsrail hapishanelerinde tutuluyor. Bu rakam, çoğu hakkında hiçbir bilgi alınamayan ve zorla kaybedilen Gazzeli tutukluları kapsamıyor.

İsrail’in 1967’den bu yana hapishanelerinde hayatını kaybeden Filistinli sayısı resmî olarak 233. Ancak, son soykırım dalgasıyla birlikte bu sayının çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor.

Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden saldırılarda 160.000’den fazla Filistinli öldü ya da yaralandı. 14.000’den fazla kişi hâlâ kayıp. Kadınlar ve çocuklar bu ölümlerin büyük kısmını oluşturuyor.

Uluslararası insan hakları örgütleri, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü saldırıların sistematik bir soykırım anlamına geldiğini ve yalnızca savaş alanını değil, hapishaneleri, evleri, aileleri ve geleceği de hedef aldığını söylüyor. 

Kaynak: Mira Haber