Gazze’de ateşkes ilan edilse de, gıda ve su krizi derinleşiyor!

Gazze’de yaşanan insanlık dramı, ateşkesle sona ermedi. Birkaç ay önce küçük çocuklar, ağır su teknelerini güçlükle taşımaya çalışırken görüntülenmişti. Peki, şimdi ne değişti? Hiçbir şey. Filistin halkı, İsrail baskısı altında yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor.

Gazze’de suya erişim neredeyse imkânsız hâle geldi.

İşgalci İsrail’in uzun süredir devam eden kısıtlamaları nedeniyle temiz içme suyu bulmak zorlaşıyor. Çocuklar, ailelerine su taşıyabilmek için ağır bidonları sürüklemek zorunda kalıyor. Ancak içme suyu bulabilenler bile ciddi sağlık riskleriyle karşı karşıya. Çünkü su kaynaklarının çoğu kirlenmiş durumda ve hijyen eksikliği nedeniyle salgın hastalıklar artıyor.

Gıda krizi ve açlık derinleşiyor

Gazze’de kıtlık giderek daha korkunç bir boyuta ulaşıyor. İsrail tarafından uygulanan kısıtlamalar, temel gıda maddelerinin bölgeye girişini engelliyor. Un, pirinç, yağ gibi temel besin kaynakları ya tamamen tükenmiş durumda ya da fahiş fiyatlara satılıyor. İnsanlar, karne usulü dağıtılan kısıtlı miktardaki ekmekle hayatta kalmaya çalışıyor.

Yetersiz beslenme nedeniyle özellikle çocuklar ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya. Küçük bedenleri, günlerce aç kalmaya dayanamazken, anneler çaresizlik içinde çocuklarını doyurmanın yollarını arıyor. Ancak yardım kuruluşları da İsrail’in engellemeleriyle karşılaştığı için dış dünyadan gelen destek oldukça sınırlı.

Baskınlar ve keyfi gözaltılar

İsrail, ateşkese rağmen baskınlarına devam ediyor. Her gün Filistinli ailelerin evleri basılıyor, siviller gözaltına alınıyor ve korku içinde bir yaşam sürmeye zorlanıyor. Filistinliler, yalnızca kendi topraklarında yaşadıkları için bile cezalandırılıyor.

Özellikle erkekler ve gençler hedef alınarak alıkonuluyor, hiçbir suç işlememiş olmalarına rağmen aylarca hapiste tutuluyorlar. Kadınlar ve çocuklar, gece yarısı yapılan baskınlarla uyandırılıp evlerinden sürüklenerek çıkarılıyor. İsrail’in “güvenlik” bahanesiyle sürdürdüğü bu sindirme politikası, bölgede her geçen gün daha da derinleşiyor.

Uluslararası sessizlik ve çifte standart

Bunca insanlık suçuna rağmen uluslararası toplumdan anlamlı bir tepki gelmemesi dikkat çekiyor. Gazze’deki bu zulme karşı gözlerini kapatan Batı, İsrail’in Filistinlilere uyguladığı ağır insan hakları ihlallerine sessiz kalıyor.

Ateşkes ilan edilmiş olsa da, Gazze halkı için işgalin, zulmün ve kıtlığın sonu gelmedi. Filistinliler, her geçen gün daha büyük bir insani krize sürüklenirken dünya, İsrail’in baskılarını izlemekle yetiniyor. Ateşkes kağıt üzerinde olsa da, Gazze’de yaşanan gerçeklik çok farklı: Baskılar devam ediyor, su ve gıda hâlâ yok, insanlar açlıkla boğuşuyor ve en temel insani haklardan dahi mahrum bırakılıyor.

Peki, dünya ne zaman Filistin halkının yaşadığı bu büyük acıyı görmeye başlayacak?

Kaynak: Mira Haber