Guantanamo’da iltica: Üç tutuklu hayatlarına yeniden başlıyor, ama fatura ağır!
ABD ordusu, Guantanamo Körfezi’ndeki insani durumun bir yansıması olarak, üç tutukluyu doğdukları ülkelere gönderdi. Ancak bu nakiller, sadece bir siyasi manevra mı, yoksa gerçekten bir kapanışın başlangıcı mı?
Pentagon, Muhammed Abdulmalik Bajabu’nun Kenya’ya, Muhammed Farik bin Amin ve Muhammed Nazir bin Lep’in Malezya’ya iadesini duyurdu. Bu gelişme, kaybedilen hayatlardan ve insani dramdan kaçışı akıllara getiriyor.
Bajabu, 18 yıl boyunca suçsuz yere Guantanamo’da hapis yattı; şimdi, ailesinin yanına dönmenin mutluluğunu yaşayacak. Ancak onun durumu, Guantanamo’daki koşulların utanç verici gerçeğini örtmüyor. Avukatı, “ABD, masum bir adamın hayatının en güzel yıllarını elinden aldı.” diyerek, bu sürecin neden olduğu derin travmalara dikkat çekiyor.
Daha fazla düşünülmesi gereken bir başka durum ise Farik bin Amin ve Nazir bin Lep’in akıbeti. CIA’in gizli merkezlerinde geçen yıllar, bu adamların hayatlarını kalıcı olarak etkiledi. Malezya’ya iade edilmelerinin ardından, beş yıl daha gözaltında tutulacakları bildiriliyor. Hangi hakla, hangi gerekçeyle bu insanların ömürlerinin en değerli yıllarını çalmak hangi güçlerin elindeydi? Cage International’ın eski tutuklusu Mansoor Adayfi, bu süreçte yaşanan psikolojik travmaların ve işkencenin peşini bırakmayacağının altını çiziyor.
Biden yönetiminin Guantanamo’yu kapatma çabaları, bu dramatik hikayelerin sona erdiği anlamına gelmiyor. 2021’de devlet başkanı olduğunda Guantanamo’da 40 tutuklu vardı; şimdi bu sayı 27’ye düştü ama bu azalma, adalet arayışının bir temsili değil, kaybedilen yılların başka bir yüzüdür.
İnsan hakları savunucuları, bu kalp kırıcı tarihi karanlığın üstünün örtülmemesi gerektiğini vurgulamakta. Guantanamo’dan çıkan bu öyküler, sadece bireysel trajediler değil; uluslararası insan haklarının sınandığı birer mihenk taşıdır.
Kaynak: Mira Haber