number

Alınlarına numaralar damgalanan Filistinli tutuklular: İsrail’in yeni işkence yöntemi

Batı Şeria’da tutuklamalar: Bir insanlık dramı

İsrail işgali altındaki Batı Şeria’nın Dura kasabasında, aydınlık bir sabahta, karanlık bir gerçeklik yeniden açığa çıktı: Filistinli erkekler, gözleri bağlı ve kelepçeli bir şekilde tutuklandı. İşgal altındaki bölgede yaşananların, sıradan bir insanlık hali mi yoksa sistematik bir zorbalık mı olduğu ise tartışmaya açık. Her bir tutuklunun alnındaki numara, onların insan değil, yalnızca birer istatistik olduğunu hatırlatıyor.

İşgalci İsrail ordusu, El-Halil’in güneyindeki Dura’da 20’den fazla eski mahkûmu hedef alan bir operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyon, Gazze’ye yönelik savaşın patlak vermesiyle birlikte tutuklanan tanınmış Hamas aktivistlerini de kapsıyordu.

Usame Şahin, bu tutuklamaların dehşetini gözler önüne serdi. Askerler evine gizlice baskın düzenlerken, eşyalarını yok ettiklerini ve onu sorgulamak üzere askeri araca bindirdiklerini aktardı. “Vücuduma, özellikle başıma ve göğsüme vuruldu.” diyor Şahin, insanlık onurunun hiçe sayıldığı bir muamele ile karşılaştığını ifade ederken.

Olaylar, yalnızca bireysel acılardan ibaret değil; Filistin toplumunun üzerine atılan bir korku ve sindirme stratejisinin parçası. Ayed Dudin, evine yapılan saldırıda oğlu Muhammed’in zorla alındığını ve kendisinin de muhalefet gösterdiği için gözaltına alındığını belirtti.

“Beni arıyorlar, ama oğlumu bırakmıyorlar.” diyerek yaşadığı çaresizliği dile getiriyor. Dudin’in anlattığı, savaşın değil, rasyonel bir insanlık krizinin habercisi: Bir baba, sırf tıbbi yardım sağlamak için dışarıda olduğundan dolayı  çocuğunu kaybetmiş.

Batı Şeria’nın Tabaqa köyünde de benzer bir insanlık dramı yaşanıyor. Katil İsrail askerleri, sıradan bir evi gözaltı ve sorgulama merkezine dönüştürerek, baskılarını artırıyor. 11 saat süren bir baskında, köydeki yaşayanların canlarını tehlikeye atan tehditler ve korkutucu bildirimler dağıtıyorlar. Her gün, onu yöneten kuvvetler tarafından taciz edilen Filistin halkı, artık bu korku ortamında yaşamayı öğrenmek zorunda kalıyor.

Filistin İnsan Hakları Merkezi’nden aktivist İmad Ebu Havaş, bu baskınların gittikçe daha uzun sürdüğünü ve evlerin sıradan birer terör merkezi haline geldiğini açıkladı. “Gözleri bağlı ve numaralandırılan Filistinliler, insanlık dışı muameleye maruz kalıyor.” diyor. Bu sözler, sadece bir zorbalığın değil, aynı zamanda uluslararası toplumun sessizliğinin de perde arkasındaki gerçeği ortaya koyuyor.

Batı Şeria’daki bu tutuklama kampanyaları, sadece bireyleri değil, tüm bir toplumu korkutma hedefi güdüyor. İsrail’in bu sindirme politikaları, sıradan vatandaşların günlük yaşamını altüst edip, bir aileyi ya da bir toplumu yok etmek için yeterli oluyor ve hala sessiz kalan dünya, bu dramın bir parçası olduğu gerçeğiyle yüzleşmek zorunda.

Kaynak: Mira Haber

Bir Cevap Yazın