İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
fransa nin kalbine korku salan bir sabah 03

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Yer Fransa…
Tarih 07.01.2015: Bugün Fransa’da yaşayan İslam dinine mensup iki genç İslam Peygamberi Muhammed (s.a.v)’e yapılan hakaretin hesabını sormak için siyah Citroen’den indi..

Charlie Hebdo adında Fransa’da haftalık yayın yapan bir dergi İslam Peygamberine hakaret etmek için bir dizi karikatür yayınlamaya başladı.

Ticari kaygı ya da dikkat çekmek veya İslam dinine olan kininden dolayı yapılan bu yayınlar İslam dünyasında tepki toplamaya dergi de bu tür olaylarla kendi reklamını yapmaya başladı.

2011 yılındaki bir sayısını sırf İslam’a hakarete ayıran dergi, kapak ismini “Şeriat Hebdo ” yaparak, kapak resmi olarak da İslam Peygamberi Muhammed (s.a.v)’e hakaret için çizilmiş karikatüre ayırdı.

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Dergi 3 Kasım 2011 yılında kapağındaki Charlie Hebdo ismini Şeriat Hebdo olarak değiştirdi. Muhammed(s.a.v)’i karikatürize eden konuşma balonunda “Gülmekten ölmezsen 100 kırbaç!” yazıyor.

Derginin bu yayımı üzerine ofislerine molotofkokteylleri atıldı ve internet siteleri ele geçirildi. Fakat bu bedava reklamını yapan dergiyi durdurmaya yetmedi…

Bir yıl sonra İslam karşıtı bir film olarak çıkan Innocence of Muslims (Müslümanların masumiyeti), Müslüman ülkelerde tepkilere neden oldu. Bazı İslam ülkelerindeki Fransız hükûmetiyle yakın duran elçilikler, konsolosluklar, kültür merkezleri ve uluslararası okullar saldırılara uğradı.

Charlie Hebdo dergisi bu durumu vazife bilerek tekrar İslam Peygamberi üzerinden sataşmaya başladı. Filmi eleştiren karikatürlerin yanı sıra Hz. Muhammed’in çıplak görüntülerini de içeren iğneli bir karikatür serisi yayınlamaya başladı. İslam dünyasında tepki ve gösterilerin artması Fransız Polisini harekete geçirdi. Dergiye dur demek yerine Fransız polisi Charlie Hebdo dergisini koruma altına aldı. Derginin önüne 7/24 Polis barikatı ve güvenliği koydu.

Ardı arkası kesilmeyen, İslam’a ve değerlerine hakaret içeren Charlie Hebdo’ nun karikatür yayınlarının ardından 2015 yılında Müslümanların sabrının taştığını gösteren bir saldırı gerçekleşti…

Citroën C3’den inen kızgın Müslümanlar: Kouachi Kardeşler

Tarih 07.01.2015 …. Sabah saatleri…
Fransa’nın Rue Nicolas Appert kentinde bulunan Chalie Hebdo dergi binasının önünde siyah bir Citroën C3 durdu. Kapşonlu ve koyu renk giysili iki adam ellerinde birer kaleşnikof ile araçtan indi…

Dünya tıpkı Charlie Hebdo gibi bu iki kardeşi de tanıyacaktı… Kolay meşhur olan hakaretler içeren dergi editörlerinden daha fazla hatırlanacak bir eylem için araçlarından inmişlerdi… Cezayir asıllı Fransız vatandaşı iki Müslüman kardeş… 34 yaşındaki Said Kouachi ve kendinden iki yaş küçük öz kardeşi Cherif Kouachi…

Binanın girişinde, Polis noktası bulunuyordu. İslam Peygamberi Muhammed (s.a.v) ‘e hakaretinden dolayı Müslümanların tehditlerinden Charlie Hebdo dergisini korumak için bizzat görevlendirilmişlerdi… Bu yüzden silahlandırılmış ve derginin tam girişine konuşlandırılmışlardı…

Ancak o gün elinde AK47 bulunan iki genç de ses kayıtlarında dedikleri üzere “İslam Peygamberini korumayı kendilerine görev” addetmişler bunun için silahlanarak oraya gelmişlerdi…

Gençlerin içeri girebilmeleri için İslam Peygamberi Muhammed (s.a.v)’e hakaret eden Charlie Hebdo Dergisini koruyan Polis barikatını aşmaları gerekiyordu. İlk çatışma başladı…

Polis memuru silahına davrandığı sırada Kouachi kardeşler tarafından vurularak öldürüldü. Kouachi kardeşler hızla binaya girerek konferans salonundan, üst kata çıktılar… İslam Peygamberi ile alay etme cüret ve cesaretini gösteren derginin o gün cesareti de cüreti de kalmamıştı… Kouachi kardeşler “Charb nerede” diye bağırmaya başladılar…. Herkes yere yatmıştı… Espri kabiliyetleri durmuş… Başkalarını kızdıracak espriler yapmanın belki de en kanlı bedeli ödeniyordu…

Charlie Hebdo dergisinde yazar olan Bayan Vinson o anları şöyle anlattı: “Odanın kapısı aniden açıldı ve biri “Allah’u ekber” diye bağırdı. Ölümün yüzüne bakmak için arkamı dönmek istemedim.”

Bir bölmenin arkasına saklanan Bayan Vinson:“Kurşun üstüne kurşun sıktılar. Kimse bağırmadı. Herkes hayrete düştü.” dedi.

Sonra, Bayan Vinson saldırganlardan birinin kendisini fark ettiğini söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ona baktım. Kocaman kara gözleri, çok yumuşak bir ifadesi vardı. “Korkma”, “Seni öldürmeyeceğim. Sen bir kadınsın. Biz kadınları öldürmeyiz. Ama ne yaptığını bir düşün. Yaptığın şey yanlıştı. Ben seni bağışlıyorum ve seni bağışladığım için Kuran okuyacaksın.” dedi.

Saldırı dergi binasının dışında da devam etti

Kouachi kardeşler ofisten ayrıldıktan sonra, arabalarıyla uzaklaşırken Charlie Hebdo ofisinin 180 m doğusunda güvenlik tarafından engellendi.

Arabalarından inerek çatışmaya girdi ve bir polis memurunu vurdu. Kardeşlerden biri yerde kıvranan polisin yanına “Allah-u ekber” diye bağırarak geldi ve Fransızca:

“Beni öldürmek mi istedin?” dedi.

Polis elini, kendisini yakın bir mesafeden ve kafasından vuracak olan silahlı kişiye doğru kaldırıp “Hayır, her şey iyi, şef” diye yanıtladı.

Saldırganlar polis arabasını kurşunlayarak olay yerinden uzaklaştı.

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Saldırı sonrası Charlie Hebdo dergisi ofisi

Saldırıda 12 kişi öldürüldü 11 kişi de yaralandı

Fransız Polisi, Charlie Hebdo saldırısında 10’u gazeteci ve 2’si polis olmak üzere 12 kişinin öldürüldüğünü 11 kişinin de yaralandığını söyledi.

Kouachi Kardeşler arabalarına geri dönerken, “Hey, Hz. Muhammed’in intikamını aldık, Charlie Hebdo’yu öldürdük” diye bağırdıkları görüntülendi.

Rehine ile kaçan Kouachi kardeşler: “Şehit olmak istiyoruz”

Olay yerinden bir rehine ile kaçan Kouachi kardeşlerle Polis arasındaki kovalamaca Dammartin En Goele kasabasında son buldu. Saldırganlar, kasabadaki en yakın yerleşim birimine 400-500 metre mesafedeki bir matbaa binasına sığındı.

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

 

3 gün süren rehine krizi…

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

 

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Fransız Özel Birlikleri arabulucular aracılığı ile kardeşlerden “Rehineyi bırakıp teslim olmalarını” istedi.

Kardeşlerden biri polise, “Rehineyi bırakacaklarını ancak asla teslim olmayı düşünmediklerini ve Allah yolunda şehit olmak istediklerini” söylediler.

“Rehineyi bırakırız. Ama asla size teslim olmayız. Allah aramızda hüküm verinceye kadar…Ya zafer ya da şehadet…”

Rehineyi bırakan Kouachi kardeşler son sözlerini söylediler… Fransız özel timi matbaa binasına direkt hedef alarak önce gaz bombalı saldırı düzenledi. Ardından patlama sesleri yükselmeye başladı. Ellerinde silahlarla matbaadan ateş ederek dışarı çıkan Kouachi kardeşler kuşatmayı kırmak için tim barikatına saldırıya geçti… Çatışma yarım saatten fazla sürdü…

Matbaa binası alev alev yanıyordu… Fransız Milletvekili Yves Albarello “Saldırganlar, ‘Şehit olacağız’ dedi” açıklamasını yaptığı sıralarda yerde iki kardeşin cansız bedeni yatıyordu…

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Bu arada Paris’te Kouachi kardeşlere destek saldırısı

Kouachi kardeşler Paris’in kuzeydoğusundaki Dammartin En Goele kasabasında bir matbaada çatıştıkları sırada, bir çatışma ve rehine krizi haberi de kentin doğusundaki Porte de Vincennes banliyösünden geldi. Yahudiler için gıda satan bir koşer markette çatışma çıktığı ve saldırganın bazı kişileri rehin aldığı haber verildi.

Saldırgan, rehineleri bırakmak için Kouachi kardeşler etrafındaki kuşatmaya son verilmesini talep etti. Ancak yeterince başı dertte olan Fransız Polisi başarısız ve heyecanlı bir saldırıda bulundu. Rehinelerin dördü de saldırganla birlikte öldü….

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Fransız polisi özel kuvvet baskınının üyeleri, Porte de Vincennes yakınlarındaki Saint-Mande’de pozisyon alışı
İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Fransız polisi özel kuvvetleri, Paris’in doğusundaki Porte de Vincennes’deki Koşer Marketine saldırı başlattıktan sonra rehineleri tahliye etti.

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdiFransız polisi özel kuvvetlerinin Paris’in doğusundaki Porte de Vincennes’deki Kaşer Marketine saldırıyı başlatmasının genel görünümü

Kouachi kardeşlerle eş zamanlı olarak düzenlenen bu operasyonda öldürülen kişinin yine Paris doğumlu 33 yaşındaki Amedy Coulibaly olduğu anlaşıldı… Aslen Mali’li olan Coulibaly Şerif Kouachi’nin arkadaşıydı… Geçmişi hapishanelerde geçen 5 kez hapse giren Amedy Coulibaly o gün Şerif’e vefa borcunu ödemişti…

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

“Biri anneme küfür etse yüzüne bir yumruk yemeyi beklemelidir”

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Charlie Hebdo dergisinin yayınladığı İslam Peygamberine hakaret içeren karikatürlere bir çok cemaat lideri kınamaya bile yeltenmezken Papa’dan cesur bir açıklama geldi.

Hıristiyanların ruhani lideri Papa Francis, Charlie Hebdo dergisini eleştirerek şöyle dedi:

“İnsanların inançları hakkında dalga geçemezsiniz, inançlarını aşağılayamazsınız. Din hiçbir zaman şiddeti aklamak için kullanılamaz. Düşünce ve ifade özgürlüğü en temel insan haklarından biridir ancak bunun da bir limiti vardır. Eğer biri benim anneme küfür ederse yüzüne bir yumruk yemeyi beklemelidir. Bu normaldir, insanları provoke edemezsiniz. Diğer insanların inançlarını aşağılayarak alay konusu yapamazsınız.”

Derginin hedef aldığı asıl nokta İslam ama genel anlamda bütün ilahi dinlerdi. Saldırıda ölmeden iki yıl önce Charlie Hebdo karikatüristi Stéphane “Charb” Charbonnier İslam dini hakkında: “İslam en az Katoliklik gibi sıradan bir yoruma ulaşana kadar devam etmeliyiz.” diye ifade etti.

Charb, yaptığı açıklamalar çizdiği ahlaksız karikatürlerle İslam Peygamberi Muhammed (s.a.v)’e saldırarak, 2013 yılında El-Kaide tarafından en çok aranılanlar listesine girdi.

Charb, 2013 yılında El-Kaide tarafından en çok aranılanlar listesine girdi. 

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Charlie Hedbo dergisi karikatüristi. Muhammed(s.a.v)’e hakaret içeren karikatürleri ile biliniyor

Saldırı sonrası kınanan taraf saldırıdan önce kınanması gereken taraf mı?

Saldırıdan sonra Fransa İslam Peygamberine hakaret eden dergi yazarlarını sahiplenmeyi sürdürdü. Hatta sahip çıkmak adına Charlie Hebdo yürüyüşü düzenlendi… Tüm dünya liderleri bu yürüyüşlere davet edildi…

Charlie Hebdo saldırısından sonra Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’ı arayanlar listesini Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök şöyle açıkladı:

” İlk arayan Almanya Şansölyesi Angela Merkel olmuş. Onu Obama ve Putin izlemiş. Ondan sonraki gün arayan devlet temsilcisi yok. Sadece BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve Avrupa Konseyi Başkanı Tusk aramış.

9 Ocak günü arayanlar arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan var. Katar Emiri, Mısır Cumhurbaşkanı ve Ürdün Kralı da o gün arayanlar arasında bulunuyor.

Aramaya en zor karar veren Müslüman lider ise Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas olmuş.

O dört gün içinde arayanlarla yapılan konuşmaların zabıtları da tutulmuş. Mesela Erdoğan, “Bu İslam’a yapılmış bir saldırıdır” demiş.”

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Charlie Hebdo saldırısından sonra Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’ı arayanlar listesi

Tören alanında yine Hz. Muhammed’e hakaret içeren karikatürler getirildi

Ertuğrul Özkök, Fas dışişleri bakanının bu sebepten tören yerine hareket etmeden otobüsten indiğini aktarıyor.

“Bu arada Fas Dışişleri Bakanı da “Tören yerinde Hazreti Muhammed karikatürleri var” gerekçesiyle otobüse binmekten son anda vazgeçmiş.”
(Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ertugrul-ozkok/birinci-siraya-nasil-gecti-28557623)

O gün iki farklı cenaze vardı…
O gün iki farklı cenaze vardı.. Birisi debdebeli… Diğeri ise sessiz… Ve sahipsiz…
İlki İslam Peygamberine hakaret edenlerin cenazesi…
Diğeri ise İslam Peygamberine hakaret edenleri öldürenlerin cenazesi…
Siz olsaydınız hangisine katılırdınız?

Charli Hebdo Yürüyüşünde en ön sırada

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Fransa’nın İslam Peygamber’ine hakaret eden dergi çalışanlarına sahip çıkmak için dünya devletlerine çağrısı olan “Charlie Hebdo yürüyüşü “ne bir çok ülke bakanlık düzeyinde katılırken (Amerika bile adalet bakanını gönderirken) Türkiye Başbakanlık düzeyinde temsil edildi… Ahmet Davudoğlu Charlie hebdo Yürüyüşünde ilk sıradaki yerini aldı…

Ertuğrul Özkök dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun 11 Ocak günü Paris’te yapılan Charlie Hebdo yürüyüşüne katılma hikayesini anlattığı yazısında ” 1. sıraya nasıl geçildi” başlığı ile en ince detayına kadar anlatıyor.

Dergi saldırıdan sonra da azgınlığına devam etti

Saldırının ardından Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande olay yerine gitti ve “Saldırı karşılıksız bırakılmayacaktır.” dedi. Başta Fransa olmak üzere tüm Avrupa’da saldırıyı protesto eden gösteriler düzenlendi.

Fransa ve dünya devletlerini arkasına alan dergi çalışanları dergiyi olağan bir biçimde yayımlamaya devam edeceklerini ve saldırının gerçekleştiği haftanın ertesinde çıkacak sayının 1 milyon kopyaya ulaşacağını açıkladılar.

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi
Derginin 1 milyon kopya yayınlanan 14 Şubat 2015 kapağı. Muhammed “Ben Charlie’yim” yazılı pankart tutuyor. Başlıkta ise “Her şey affedildi” yazıyor.

Saldırıdan önce 60 bin civarında baskı yapan Charlie Hebdo dergisi saldırı sonrası yayınlanan ilk sayısı için aldığı destekle “3 milyon” civarında baskı yaptı.

Charlie Hebdo Yürüyüşünde ilk sırada yerini alan ülkemizde Cumhuriyet Gazetesi ise 14 Ocak sayısında bu dergiyi ek olarak vereceğini açıklarken, T24 haber sitesi de toplamda 16 sayfa yayınlanacak derginin tüm metinlerini çevirerek okurlarına sunacağını açıkladı.

Yemen El Kaidesi’ne Bağlıyız..Bizi Enver Evlaki finanse etti

Charlie Hebdo dergisine saldırı düzenleyen Said ve Şerif Kuaşi kardeşler, Fransız özel timlerinin operasyonuyla öldürülmeden önce Fransız haber ajansı BFMtv ile telefon görüşmesi yaptı. Şerif Koaşi, görüşmede kendilerinin Yemen El Kaidesi’ne bağlı olduklarını ve Şeyh Enver El Evlaki tarafından finanse edildiklerini söyledi.

Muhabirin öldürülen dergi yazarlarını kastederek siz kimi öldürdünüz sorusuna ise Şerif;

“Biz katil değiliz. Biz Peygamberin savunucularıyız biz senin gibi değiliz Peygamberi savunuyoruz. Orada sorun yok. Öldürebiliriz. Ama biz kadınları öldürmeyiz. Irak’ta, Afganistan’da, Suriye’de Müslümanların çocuklarını öldüren sizsiniz. Bu biz değiliz. İslam’da bizim bir namusumuz var.” diye konuştu.

 

Said ve Şerif Kuaşi… Cezayir asıllı iki kardeş… Paris’te doğan babaları küçük yaşta ölen iki yetim… Rennes Yetimhanesinde büyüdüler… Ve bir gün isimlerini tüm dünya duydu. Yemen El kaidesi ile iltisaklı oldukları iddia edildi. İslam Peygamberi Muhammed (s.a.v)’e hakaret içeren karikatürlerin çizerlerini öldürdüler… Onlar birer terörist…

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Jean Maurice Jules Cabut … Varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Lakabı Cabu, Paris’teki École Estienne’ de sanat okudu. Ayrıca 1958 de Said ve Şerif kardeşlerin vatanı olan Cezayir’de işgalci konumundaki Fransa askeri olarak iki yıl görev yaptı. Sonu Cezayirli iki kardeşin elinden oldu.. O bir sanatçı…

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Stéphane (Charb) Charbonnier, Charb olarak bilinen karikatürist , çapkınlığından ölünce de bahsettirdi. 2011 de dergiye düzenlenen molotoflu saldırılardan tehditlerden yılmadı…Muhammed (s.a.v)’i küçük düşüren çıplak karikatürlerini çizdi durdu. 7 Ocakta Kuaşi kardeşler tarafından öldürüldü… O bir çizer…

İslam peygamberine hakaret edenlere böyle karşılık vermişlerdi

Philippe Honoré, Georges Wolinski, Bernard (Tignous) Verlhac, onlar birer karikatürist…

Elsa Cayat o bir köşe yazarı…

Bernard Maris O bir editör…

Michel Renaud o bir organizatör…

Moustapha Ourrad ,O bir redaktör…

Ahmed Merabet, İslam Peygamberine hakaret eden dergi çalışanlarını kızgın Müslümanlardan korumak için görevli Polis memuru…O bir Polis…

Franck Brinsolaro , Charb’ın koruması. o bir güvenlik görevlisi…

Teknik Frédéric Boisseau o bir teknisyen…

Ademy hırsızlık ve uyuşturucu suçlarından 5 ayrı suçtan hapis yatmış Şerif’in arkadaşı… İddia edilebilecek hiçbir örgüt bağı bulunamadı. 1 gün önce öldürülen kadın polis memurun zanlısı olduğu iddiaları ile servis edildi. Kuaşi kardeşlere uygulanan kuşatmanın kaldırılması için market basarak 4 kişiyi rehin aldı. Kendi ile birlikte rehinelerin tamamı Fransız Özel kuvvetler tarafından öldürüldü. O da bir terörist…

Ve bütün bu olaylar olurken tavırlarını sergileyen herkes, gazeteler başbakanlar bakanlar devlet başkanları bürokratlar ve herkes … Mütedeyyin insanları bile silaha zorlayacak tahrikler karşısında tahrik edenden yana olan herkes….

Kaynak: Mira Haber