Kanada, İngiltere, İsveç ve Ukrayna, Ukrayna’ya ait bir yolcu uçağının İran Devrim Muhafızları’na ait füzeler ile düşürülmesinin ikinci yıldönümü öncesinde, dün yaptıkları açıklama ile Tahran’la tazminat konusundaki görüşmeleri durdurduklarını duyurdular. Meseleyi uluslararası hukuk kurallarına göre çözeceklerini bildirdiler.
Olayda yaşamını yitiren 176 kişinin arasında söz konusu dört ülkenin de vatandaşları vardı.
Reuters’ın aktardığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Son iki yıldır yoğun çabalarımıza ve bu sorunu müzakere yoluyla çözmeye yönelik birçok girişimimize rağmen, Uluslararası Temas Grubu (ICG) İran’la daha fazla görüşme girişiminde bulunmaya karar verdi. ICG, şimdi bu sorunu uluslararası hukuka uygun olarak çözmeye odaklanacak.”
Tahran, Devrim Muhafızları’nın uçağı yanlışlıkla düşürdüğünü iddia ediyor. Olay yaşandığı dönemde İran hava savunması, Irak’taki bir ABD ordusu üssünü hedef alan füze saldırısına yanıt olarak karşı bir saldırı beklentisiyle yüksek alarmdaydı. Ancak bunun, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın emriyle öldürülen Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani suikastina cevap olarak geldiği belirtiliyor.
Kurbanların aileleri geçtiğimiz hafta sonundan bu yana uluslararası bir soruşturma talep etmek ve İranlı yetkilileri olaydan sorumlu tutmak için “Bir Mum da Ben Yakacağım” başlığıyla kampanya başlattı. İranlı bazı gruplar da kurbanların fotoğraflarını ve video kayıtlarını yayınlayarak kampanyaya destek verdi.
Kanada Ontario’daki bir mahkeme geçtiğimiz hafta, kazada ölen altı kişinin ailelerine 107 milyon Kanada doları (83,94 milyon dolar) tazminat ödenmesine karar verdi.
Geçtiğimiz mart ayında yayınlanan nihai bir raporda İran Sivil Havacılık Örgütü, Devrim Muhafızları’nı felaketin sorumluluğundan çıkarırken Ukrayna ise durumu felaketin ‘gerçek nedenlerini gizlemek için kusurlu bir çaba’ olarak nitelendirdi. Kanada, raporun ‘eksik ve somut delilden yoksun’ olmasını kınadı.
Kurbanların Aileleri Derneği, geçtiğimiz kasım ayında İran hükümetinin iddialarının da yansıttığı gibi uçağın düşürülmesinden Tahran’daki üst düzey yetkililerin sorumlu olduğunu bildirdi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İran hükümeti, hava sahasını kasıtlı olarak sivil uçuşlara kapatmayarak potansiyel ABD saldırıları karşısında yolcu uçuşlarını canlı kalkan olarak kullandı.”