OIP

Erdoğan ve Ahmed Şara bir karede: Gerçekçi bir adım mı, sembolik mi?

Antalya Diplomasi Forumu, bu yıl diplomasi kulislerinde oldukça dikkat çeken bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara’nın görüşmesi, sadece iki ülke ilişkileri açısından değil, aynı zamanda bölgesel dengeler bakımından da çeşitli soruları gündeme taşıdı.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, görüşmede ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve küresel gelişmeler ele alındı. Erdoğan’ın, Suriye’de istikrar, huzur ve refah dolu bir geleceğin inşa edilmesini arzuladığını belirttiği kaydedildi. Bunun yanında, Türkiye’nin Suriye’ye yönelik uluslararası yaptırımların kaldırılması yönünde diplomatik girişimlerini sürdüreceği ve ekonomik işbirliğinin yeniden canlandırılması için adımlar atılacağı vurgulandı.

İyimser mesajlar, sert gerçekler

Erdoğan’ın “Suriye’de yeni bir kaosa izin verilmemesi gerektiğini memnuniyetle karşıladık” yönündeki ifadesi dikkat çekerken, bu açıklama bazı analistlere göre sahadaki gerçeklikle tam olarak örtüşmüyor. Zira, Suriye’nin kuzeyinde Türk askeri varlığı hâlen devam ederken, Türkiye destekli bazı muhalif unsurların bölgede fiili kontrolü sürdürmesi, “istikrar” söylemini tartışmalı hale getiriyor.

Ayrıca, Türkiye ile Şam yönetimi arasında uzun yıllardır kesik olan resmi ilişkilerin, nasıl ve ne düzeyde yeniden tesis edileceği sorusu hâlâ belirsizliğini koruyor. Üstelik milyonlarca Suriyeli sığınmacının Türkiye’deki statüsü ve geri dönüş süreci gibi hassas konuların görüşmede nasıl ele alındığına dair kamuoyuna açık bir detay paylaşılmaması da dikkat çekici.

Ekonomik işbirliği: Geri dönüş mümkün mü?

Görüşmede Erdoğan’ın, iki ülke arasında ticaret ve ekonomik işbirliğinin yeniden canlandırılması gerektiğini vurgulaması, Türkiye’nin dış politikasında son dönemde öne çıkan “normalleşme” hamleleriyle paralel bir seyir izliyor. Ancak Suriye’nin hâlâ ağır yaptırımlar altında olduğu ve büyük bir yıkım yaşadığı gerçeği göz önüne alındığında, bu işbirliği çağrılarının ne kadar somut adımlara dönüşebileceği belirsiz.

Gerçek bir normalleşme mi, sembolik bir adım mı?

Uzmanlara göre Erdoğan-Şara görüşmesi, dış politikada yeni bir açılım gibi sunulsa da, bu görüşmenin daha çok kamuoyuna yönelik bir “diplomatik vitrin” anlamı taşıdığı düşünülüyor. Zira Türkiye’nin Suriye politikasında yaşanan ani yön değişiklikleri, hem iç hem de dış kamuoyunda güven sorununa yol açabiliyor.

Öte yandan, Suriye’nin hâlâ iç çatışmalarla boğuştuğu, çeşitli uluslararası aktörlerin farklı çıkarları doğrultusunda hareket ettiği bir dönemde, bu tür temasların gerçek ve sürdürülebilir sonuçlar doğurup doğurmayacağı ise zamanla görülecek.

Kaynak: Mira Haber 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir