IMG 20250220 170648

HTŞ, Baas’ın kapı dışarı ettiği Yahudilere böyle kucak açtı!

Şam’daki Yahudi Sinagogunda 33 yıl sonra bir ilk yaşandı: Haham, El Yazması Tevrat Okudu

Suriye’nin başkenti Şam’da bulunan tarihi Jobar Sinagogu’nda, 33 yıl aradan sonra ilk kez bir Yahudi haham, el yazması bir Tevrat okudu. Yahudiler için son derece önemli olan bu gelişme, Şara iktidarının Suriye’deki azınlıklara vaadettiği hak ve ayrıcalıklara yönelik atılmış bir adım olarak değerlendirildi.

Suriye Acil Müdahale Ekibi Direktörü Muaz Mustafa, bu ziyaretin 33 yıl sonra gerçekleşen ilk Yahudi heyeti olduğunu vurguladı. Mustafa, yeni hükümetin tüm Suriyelilerin ülkeye dönüşünü desteklediğini ve sinagogların yeniden inşası ile uluslararası yaptırımların kaldırılması için çaba gösterdiklerini belirtti. 

Yahudi cemaati de, Şam’da Yahudi mirasının yeniden canlandırılması ve korunması yönündeki çabalarının ilk meyvesini topluyor olmaktan memnun. 

IMG 20250220 054401 378

Baas rejimi tarafından istenmediler

Haham Yusuf Hamra, Suriyeli Yahudilerden oluşan bir heyetle birlikte Eski Şehir’in sokaklarını dolaşarak, geçmişte burada yaşayan Yahudi topluluğunun izlerini takip etti. 

Hamra, 1992 yılında Baas rejimi tarafından zorla göç ettirilen Yahudilerin, HTŞ iktidarının desteğiyle ülkeye dönüşünün başladığını belirterek zamanında bölgeden ayrılan Yahudilere, “Suriye’ye gelin, kendi gözlerinizle görün. Belki fikriniz değişir ve geri dönmek istersiniz” sözleriyle geri dönüş çağrısı yaptı. 

Suriye’de Yahudiler

Suriye’deki Yahudi nüfusu, 1948’de İsrail’in kuruluşundan bu yana hızla azaldı ve bugün ülkede sadece birkaç Yahudi kaldı. Ancak bu ziyaret, Yahudi mirasının gelecek nesillere aktarılması ve uluslararası toplumun desteğiyle sinagogların yeniden inşası için umut verici bir adım olarak görülüyor.  

Bu olay, Suriye’deki Yahudi mirasının korunmasına yönelik uluslararası beklentiye paralel şekilde güneyde İsrail işgalinin adım adım arttığı bir dönemde gerçekleşti.

Şara yönetimi, Batı’nın özellikle ‘iç savaş sonrası tahrip olan dini yapıların restore edilmesi ve Yahudi cemaatinin yeniden canlandırılması, bölgedeki kültürel ve dini çeşitliliğin korunması’ gibi taleplerine karşı vermiş olduğu taahhütlerinin karşılığı olarak dikkat çekiyor.

İsrail’in ‘tampon bölge’ gerekçesi altında ilerleyen işgali ve sayısı gittikçe artan karakolları ise, şu an için Şam yönetimini tedirgin etmiş gibi durmuyor. 

Kaynak: Mira Haber 

Bir Cevap Yazın